9/24/2010

19

Ben sarhoşken bunları dinlerim genelde, tıkla.

Sabahın kör saatinde bir şarkı takılıyor dilime, zaten günlerdir sızmanın dışında uyku uyumayan ben, o en güzel sesimle eşlik ediyorum sözlere. Sonra bir gürültü kopuyor evde, annem bayılıyor, dayım koşuyor, ben içiyorum.

Herkesten çok sevdim ben seni. Yapabileceğim tek şey buydu çünkü. Seni sıradan, öyle olağan bir şey olarak kabul edemezdim. Benim hayatımdın, hayatımın tamamıydın. Hala da öylesin, öyle olmaya da devam edeceksin. Beni bilmiyor musun, inadımı. Vazgeçmem öyle kolay kolay. Seni senden habersiz sevdim ben, kendimden bile habersiz. O ağlaya ağlaya aldırdığı bebeğinden vazgeçen, yeni bir bebek bulunca diğerini köşeye atan ben olmadım hiçbir zaman, olmayacağım da.

Annem bayılıyor evet. Bu halimle onu öldürmek istediğimi düşünüyor çünkü. Hayatının en önemli senesinde içip içip sızan, sağa sola küfreden, okula gitmeyen asi kızının derdini anlamaya çalışıyor. Anlatamıyorum. Kendime bile itiraf edemiyorum ki. Annem bayılıyor, ben seni özlüyorum. Üzülme, herşey geçecek, yanındayım demeni özlüyorum. Ellerini özlüyorum. O koca omuzlarına başımı yaslamayı, kokunu içime çekmeyi, uykunda seni izlemeyi özlüyorum. Omuzlarını benden çok kimse sevemez. Kimse benim gibi uyurken saatlerce seni izlese de, benim gördüklerimi göremez sende, sende biliyorsun.

Benzemiyor kimse sana.

Ne yaparsan yap, içimde öyle büyütmüşüm ki seni, benden bir parça olmuşsun. Elim kolum gibi, sürekli benimle olması gereken ya da kalbim gibi görevini yapması gereken bir parça. Sen henüz farkında olmasan da. Yaşamıyorum yani sensiz, yavaş yavaş öldürüyor olmayışın. Hani sanki ellerinde doğmuşum ve o kadına aşık olmuşum, sen büyütmüşsün beni diyordun ya. Bir yanım hep çocuğum gibi sevdi seni. Ben büyüttüm, elini ben tuttum. Hep ben sevdim seni. En çok ben.

Kim bakacak sana gözü gibi, hasta oldun mu kimin ömründen ömür gidecek, ben yalnızken kim gelecek, kim korktuğum telefon sapıklarından beni koruyacak. Gece çok deli yatarsın, üstünü kim örtecek. Kim o çok sevdiğim parfümü kullanmanı yasaklayacak. Kim böyle özleyecek seni, kokunu, gözlerini, ellerini. Herşeyi geçtim, bunları düzenli olarak her saniye yapan ben, kendime ne diyeceğim? Nasıl avutacağım içimdeki o küçük kızı?

Beni ben yapan herşeysin sen. Güldüren, eğlendiren, hayata bağlayan tüm bağların bir ucu sende. Koptu şimdi herşey, eksik kaldı. Düzelmeyecek, yarım kaldı.

Bir beni nasıl öptüğünü, bir de ilk gülümsediğin anı unutmayacağım sevgilim. O ilk gülümsediğinde yukarı kıvrılan dudaklarını, gözlerime bakmaya cesareti olmayan utangaç çocuk tavırlarını, ilk buluşmamıza rağmen yanımdan ayrılır ayrılmaz attığın ” Özledim.” Mesajlarını unutmayacağım işte. Bunlara içeceğim hep. Hep.

Kimse görmese, kimse bilmese keşke. Kimseler farketmese mükemmelliğini. Bak yaşadığımız ne olursa olsun, mükemmelsin hala. Her zaman öyle oldun, öyle olmaya da devam edeceksin. Ben saatlere aldırmadan içeceğim, kimseler görmezse bir kaç sigara yakacağım. Özleyeceğim, çok acıtıyor ve acıtmaya da devam edecek. Belki düşündüğüm tüm bu şeyleri artık yazamayacağım, satırlardan, okuyanlardan kıskanacağım seni. Çıldıracağım.

Saat on olmuş çoktan. Bu saatte ayakta olabildiğime inanıyor musun? Neyse annem bayılıyor, ben içiyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder